Cumartesi, Ocak 29

Günün Seçkisi #17 : Oyun - The Sims

Simulasyon oyunlarının en bilineni, en sevileni The Sims'tir şüphesiz. EA Games tarafından ilki 2000 yılında çıkan oyun 2009 yılında çıkan son versiyonu The Sims 3 ile hayranlarını gerçek hayattan iyice kopardı. Erkek çocuklarının ömrünü tüketen Championship/ Football Manager kadar olmasa da The Sims de epey insanı gerçek hayatta koparmıştır. The Sims'in kadınlara daha çok çocuk kalan  kadınlara yönelik olduğunu düşünüyorum. Çocukluğunu Barbie bebek oynayarak hayatını da erkeğini şekillendirmeye uğraşararak geçiren kadınlar için The Sims ideal bir platform.

Benim de uzun süre hayatımı meşgul eden The Sims'te kısaca yaşamak istediğiniz hayatı yaşıyorsunuz. Bir Sims'iniz oluyor onu okutuyor, besliyor, çalıştırıyor, büyütüyorsunuz. Kariyer manyakları tabii ki kariyer peşinde koşup CEO, Mucit, Super Star veya MVP olabiliyor.Kimisi de çoluk çocuğa karışıp 5., 6. kuşak Simsleri ile uğraşabiliyor. Oyundaki çoğu şey gerçek hayattaki gibi. Karşınıza çıkan seçimleri şansları iyi değerlendirmeniz, bazı şeylerden feragat etmeniz gerekiyor. Birebir hayat simulasyonu olmasının yanı sıra sıkıntıdan patladığınızda gelen social bunny, eve ölen simsinizin hayaleti, adam kaçıran uzaylılar gibi sürreal unsurlar da var. Dikkat edilmesi gereken nokta kesinlikle bağımlılık yapıyor ve insanı hayattan koparabiliyor. En yakın arkadaşım Gizem'le bir sene "Jibujuş babaaa" diye Simsçe konuştuğumuzu bilirim. Oyuna eklenen Late Night, Ambitions gibi ekleri ile hayatınıza renk katabilirsiniz. Bunalıma falan girerseniz eğer ilaç niyetine Sims'i tavsiye ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder